Lipödem Nedir? Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Lipödem Nedir?

Lipödem, genellikle kadınlarda görülen, yağ dokusunun anormal birikimi ile karakterize bir hastalıktır. Bu durum, genellikle bacaklar, kalçalar ve bazen kollar gibi vücut bölgelerinde aşırı yağ birikimine yol açar. Lipödem, genetik bir yatkınlık gösterebilir ve hormonal değişiklikler, özellikle ergenlik, hamilelik ve menopoz dönemlerinde tetiklenebilir. Hastalık, vücudun bu bölgelerinde ağrı, hassasiyet ve şişlik ile birlikte seyreder. 

Lipödem Neden Oluşur?

Lipödemin kesin nedenleri henüz tam olarak anlaşılamamıştır. Bununla birlikte, hormonal dengesizliklerin, genetik yatkınlığın ve lenfatik sistemin işlev bozukluklarının lipödemin oluşumunda etkili olduğu düşünülmektedir. Kadınlarda daha yaygın görülmesi, hormonal faktörlerin etkisini artırmaktadır. Ayrıca, aşırı yağ hücresi üretimi ve bu hücrelerin normalden fazla büyümesi, cilt altında anormal yağ birikimlerine yol açarak lipödemin gelişmesine neden olabilir. İleri yaş ve bazı sağlık koşulları da lipödemin oluşumunu tetikleyebilir. 

Lipödem Kimlerde Görülür?

Lipödem, genellikle kadınlarda görülen bir yağ dokusu hastalığıdır ve genellikle ergenlik döneminde, hamilelikte veya menopoz döneminde hormonal değişimlerin etkisiyle ortaya çıkar. Aile öyküsü bulunan bireylerde daha sık görülme eğilimindedir, bu da genetik bir bileşenin olabileceğini göstermektedir. Lipödem, genellikle bacaklar, kalçalar ve bazen de kollar gibi vücut bölgelerinde aşırı yağ birikimiyle karakterizedir. Bununla birlikte, kilolu ya da zayıf bireylerde de ortaya çıkabilen bir durumdur, bu yüzden herkesin lipödem geliştirme riski vardır. Ancak, bu hastalığın en belirgin belirtisi olan asimetrik yağ birikimi, çoğu zaman bu durumu taşıyan kadınlarda dikkate değer bir farklılık sergiler.  

Lipödem Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Lipödem tedavisinde, hastalığın evresine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak çeşitli yöntemler uygulanmaktadır. Tedavi seçenekleri arasında; 

• Fiziksel Terapi:Kas güçlendirme ve hareketliliği artırma amacıyla uygulanan egzersiz programları. 

• Manuel Lenf Drenajı:Lenf sıvısının hareketini teşvik eden özel masaj teknikleri. 

• Kompresyon Tedavisi:Elastik bandajlar veya kompresyon çorapları kullanarak şişliği azaltma. 

• Beslenme Düzenlemeleri:Dengeli ve sağlıklı bir beslenme planı oluşturma, tuz alımını azaltma. 

• Liposuction:Lipödemin etkili bir şekilde tedavi edilmesi için cerrahi müdahale. 

• Lymphatic Liposuction (Lenfatik Liposuction):Lenfatik sistemin korunmasına odaklanan özel bir liposuction tekniği. 

• Diyet Programları:Bireysel ihtiyaçlara göre özelleştirilmiş diyet planları. 

• Ağrı Yönetimi:Ağrı ve rahatsızlığın azaltılması için çeşitli ilaçlar ve tedavi yöntemleri. 

• Destek Grupları ve Psiko-sosyal Destek:Lipödem hastaları için sosyal destek grupları ve psikolojik danışmanlık. 

Gibi yöntemler yer almaktadır. 

Lipödem Tedavisi Ne Kadar Sürer?

Lipödem tedavisinin süresi, hastalığın evresine ve bireyin tedaviye verdiği yanıta bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Tedavi süreci genellikle birkaç hafta ile birkaç ay arasında sürebilir. Cerrahi müdahale sonrası iyileşme süreci, hastanın genel sağlık durumu ve cerrahi yönteme bağlı olarak değişir. Uzun süreli tedavi ve takip, hastalığın ilerlemesini kontrol altında tutmak için önemlidir. 

Lipödem ve Obezite Arasındaki Fark Nedir?

Lipödem ve obezite, yağ dokusunun birikimi ile karakterize olsalar da, iki farklı durumdur.  

• Tanım: Lipödem Vücudun belirli bölgelerinde (genellikle bacaklar ve kalçalar) yağ birikiminin anormal şekilde artması. Obezite Vücudun genel yağ oranının artması, genellikle vücut kitle indeksi (VKİ) ile tanımlanır. 

• Yağ Dağılımı: Lipödem Genellikle alt vücutta yoğunlaşır; üst vücut normal görünür. Obezite Vücutta yaygın yağ birikimi; üst ve alt bölgelerde eşit dağılabilir. 

• Semptomlar: Lipödem Ağrı, hassasiyet ve şişlik gibi belirtilerle seyreder. Obezite Genellikle sağlık sorunları ile ilişkilendirilir (kalp hastalığı, diyabet vb.) ama özel ağrı veya hassasiyet belirtisi göstermez. 

• Hormonal Etkiler: Lipödem genellikle hormonal değişikliklerden etkilenir (örneğin, ergenlik, hamilelik, menopoz).Obezite ise genetik, beslenme alışkanlıkları ve yaşam tarzı faktörlerine bağlıdır. 

• Tedavi Yöntemleri: Lipödem Fiziksel terapi, kompresyon tedavisi ve cerrahi müdahale (liposuction) gibi spesifik tedavi yöntemleri gerektirebilir. Obezite Diyet, egzersiz ve bazı durumlarda cerrahi müdahaleler (bariyatrik cerrahi) ile tedavi edilebilir. 

• Etkilenen Bireyler: Lipödem Çoğunlukla kadınlarda görülür. Obezite Hem erkeklerde hem de kadınlarda yaygın olarak görülebilir. 

• Genetik Yatkınlık: Lipödem Aile geçmişi ve genetik faktörler önemli bir rol oynar. Obezite Genetik faktörlerin yanı sıra çevresel etmenler ve yaşam tarzı da etkili olabilir. 

Lipödem Tedavisi İyileşme Süreci Nasıldır?

Lipödem tedavisi sonrası iyileşme süreci, hastanın genel sağlık durumuna ve uygulanan tedavi yöntemine bağlı olarak farklılık gösterir. Cerrahi müdahale sonrasında hastaların belirli bir süre dinlenmeleri ve iyileşme sürecine özen göstermeleri gerekebilir. Tedavi sonrası, fiziksel terapi ve egzersiz önerileri ile birlikte, sağlıklı bir yaşam tarzının benimsenmesi, iyileşme sürecini destekleyecektir. Hastaların düzenli kontroller ile izlenmesi, olası komplikasyonların önlenmesine yardımcı olur. 

Lipödem İçin Diyet Önerileri Nelerdir?

Lipödem tedavisinde beslenme, hastalığın yönetiminde önemli bir rol oynamaktadır. Anti-inflamatuar bir diyet tercih etmek, vücuttaki iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olabilir. Bol miktarda sebze, meyve, tam tahıllar ve sağlıklı yağlar (örneğin, zeytinyağı, avokado) içeren bir beslenme planı oluşturmak faydalıdır. İşlenmiş gıdalardan, şekerden ve aşırı tuzdan kaçınmak önemlidir; bu tür gıdalar vücutta su tutulmasına ve iltihaplanmaya yol açabilir. Ayrıca, yeterli su tüketimi de lenfatik drenajı destekleyerek lipödem belirtilerini hafifletebilir. Kişiye özel diyet planları, beslenme uzmanları tarafından hazırlanmalıdır 

Lipödem Tedavisinde Fizik Tedavi Ve Rehabilitasyonun Rolü Nedir?

Lipödem tedavisinde fizik tedavi ve rehabilitasyon, önemli bir rol oynamaktadır. Lipödem, yağ dokusunda anormal bir birikimle karakterize edilen ve genellikle bacaklarda simetrik bir şişlik olarak görülen bir durumdur. Bu hastalığın tedavisinde fizik tedavi, ödemi azaltmak, dolaşımı iyileştirmek, ağrıyı hafifletmek ve hastanın genel yaşam kalitesini artırmak amacıyla uygulanır. Fizik tedavi kapsamında manuel lenf drenajı, kompresyon terapisi, egzersiz programları ve masaj teknikleri kullanılabilir. Rehabilitasyon süreçlerinde, özellikle kompresyon çoraplarının düzenli kullanımı ve kişiye uygun egzersiz programları, lipödemin ilerlemesini yavaşlatabilir. 

Türkiye’de Lipödem Tedavisinin Fiyatları Nedir?

Türkiye’de lipödem tedavisinin fiyatları, birçok faktöre bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Öncelikle, tedavi yönteminin türü önemli bir etken olarak karşımıza çıkar. Fiziksel terapi, manuel lenf drenajı, kompresyon tedavisi gibi non-invaziv yöntemler, genellikle cerrahi müdahalelere göre daha düşük maliyetlere sahiptir. Cerrahi tedavi seçenekleri, özellikle liposuction gibi prosedürler, daha yüksek fiyat aralıklarında olabilir. 

Sıkça Sorulan Sorular

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.

Jilet İzi Tedavisi Nedir? Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Jilet İzi Tedavisi Nedir?

Jilet izi tedavisi, ciltte jilet veya benzeri kesici aletlerin neden olduğu yaraların veya izlerin giderilmesi amacıyla uygulanan çeşitli yöntemlerin bütünüdür. Bu tedavi, hem estetik kaygıları azaltmak hem de cilt sağlığını iyileştirmek için yapılır. Tedavi süreci, bireyin cilt tipine, izlerin derinliğine ve diğer faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterir. Uygulanan yöntemler arasında lazer tedavisi, dermaroller, kimyasal peeling ve cerrahi müdahale gibi çeşitli teknikler bulunmaktadır. 

Jilet İzleri Neden Oluşur?

Jilet izleri, genellikle ciltteki kesiklerin iyileşme sürecinde meydana gelen izlerdir. Cilt, yaralandığında doğal bir iyileşme sürecine girer, ancak bu süreç bazı kişilerde yeterince düzgün olmayabilir. Jilet kullanımı sırasında uygulanan baskı, cildin üst katmanlarının kesilmesine ve hasar görmesine neden olabilir. Ayrıca, cilt tipine, iyileşme sürecine ve genetik faktörlere bağlı olarak bazı bireylerde jilet izleri daha belirgin hale gelebilir. 

Jilet İzi Oluşumunu Nasıl Önleyebilirim?

Jilet izi oluşumunu önlemek için birkaç önemli adım atılabilir: 

• Doğru Jilet Seçimi: Cilt tipinize uygun kaliteli bir jilet seçin. Keskin ve temiz bir jilet, daha az tahriş ve yaralanmaya neden olur. 

• Dikkatli Kullanım: Jilet kullanırken cilt üzerinde fazla baskı uygulamaktan kaçının. Cildin doğal yapısını korumak için jileti doğru açıda tutun. 

• Cilt Hazırlığı: Tıraş öncesinde cildinizi yumuşatmak için sıcak suyla durulayın veya tıraş öncesi krem veya jeli kullanın. Bu, cildin daha az tahriş olmasına yardımcı olur. 

• Nemlendirme: Tıraş sonrası cildinizi nemlendirin. Nemlendirici kullanmak, cildin iyileşme sürecini hızlandırır ve iz oluşumunu azaltır. 

• Yaraların Temizliği: Jiletle oluşan kesiklerin temiz ve kuru tutulmasına dikkat edin. Enfeksiyon riskini azaltmak için yaraların üzerine antiseptik uygulayın. 

• Güneş Koruması: Tıraş sonrası cildinizi güneşten koruyun. Güneş ışığı, iyileşme sürecinde izlerin kalıcı hale gelmesine neden olabilir. Güneş koruyucu kullanmayı unutmayın. 

• Cilt Bakımı: Düzenli olarak cilt bakım ürünleri kullanarak cildinizi besleyin. Özellikle C vitamini ve hyaluronik asit içeren ürünler cildin yenilenmesine yardımcı olur. 

• Dengeli Beslenme: Vitamin ve mineral açısından zengin bir diyet, cildin sağlıklı görünümünü destekler ve iyileşme sürecini hızlandırır. 

Jilet İzlerinin Tedavi Süresi Ne Kadar?

Jilet izlerinin tedavi süresi, izlerin derinliğine, büyüklüğüne ve uygulanan yönteme bağlı olarak değişiklik gösterir. Genellikle, lazer tedavisi seansları arasında birkaç hafta ara verilerek uygulanır ve toplamda 3-5 seans gerekebilir. Diğer tedavi yöntemleri de benzer bir süreç izleyebilir. Tam iyileşme süreci ise kişiden kişiye değişmekle birlikte, birkaç hafta ile birkaç ay arasında sürebilir. Uzman, tedavi sürecinin ne kadar süreceği konusunda hastaya özel bir plan sunacaktır. 

Jilet izi Tedavisinde Hangi Yöntemler Kullanılır?

Jilet izi tedavisinde çeşitli yöntemler mevcuttur. En yaygın tedavi yöntemleri arasında: 

• Lazer Terapisi: Cildin alt katmanlarını hedef alarak izlerin görünümünü azaltır ve cilt dokusunu yeniler. Bu yöntem, genellikle kalıcı sonuçlar elde etmek için tercih edilir. 

• Kimyasal Peeling: Cildin üst tabakasını soyarak yeni ve sağlıklı bir cilt oluşumunu teşvik eder. Farklı derinliklerdeki kimyasallar kullanılarak uygulanabilir, bu da her bireyin ihtiyacına göre özelleştirilebilir. 

• Dermaroller: Mikro iğnelerle ciltte küçük kanallar açarak, cildin kendini yenileme sürecini hızlandırır. Bu işlem, ciltteki kollajen üretimini artırarak izlerin görünümünü azaltmaya yardımcı olur. 

• Mikrodermabrazyon: Cildin üst tabakasını nazik bir şekilde aşındırarak daha pürüzsüz bir yüzey elde edilmesine yardımcı olur. Genellikle birkaç seans halinde uygulanır ve ciltteki hafif izleri iyileştirmek için etkilidir. 

• PRP (Platelet Rich Plasma) Uygulaması: Kişinin kendi kanından elde edilen trombosit açısından zengin plazmanın cilde enjekte edilmesiyle yapılır. Bu, ciltteki yenilenme sürecini destekler ve doğal iyileşme mekanizmalarını aktive eder. 

• İçerik Zenginleştirme (Filler): Cilt altına dolgu maddeleri enjekte ederek izlerin görünümünü azaltır. Genellikle daha yüzeysel izlerde etkili olan bu yöntem, ciltte dolgunluk ve pürüzsüzlük sağlar. 

Bu yöntemlerin her biri, bireysel ihtiyaçlara ve cilt tipine göre farklı avantajlar sunar. En uygun tedavi planını belirlemek için bir dermatolog ile görüşmek önemlidir. 

Jilet İzi Tedavisi Için Kimler Uygun Adaydır?

Jilet izi tedavisi için uygun adaylar, genel sağlık durumu iyi olan, ciltte belirgin jilet izleri bulunan ve bu izlerden rahatsızlık duyan kişilerdir. Ancak, tedaviye karar vermeden önce, dermatologlar hastanın cilt tipini, geçmiş sağlık durumunu ve mevcut cilt sorunlarını değerlendirir. Ayrıca, tedaviye uygun olup olmadıkları konusunda ayrıntılı bilgi verirler. Hamileler veya belirli cilt rahatsızlıkları olan kişiler tedavi sürecine başlamadan önce mutlaka uzman görüşü almalıdır. 

Jilet İzi Tedavisi Sonra İyileşme Süreci Nasıldır?

Jilet izi tedavisi sonrası iyileşme süreci, uygulanan yönteme ve bireyin cilt tipine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Lazer tedavisi sonrasında, ciltte hafif kızarıklık ve şişlik görülebilir; bu belirtiler genellikle birkaç gün içinde geçer. Mikroneedling uygulamalarında, ciltte hafif kanama ve kabuklanma olabilir, bu da genellikle bir hafta içinde düzelir. İyileşme sürecinde, cilt bakımına dikkat etmek ve önerilen koruma yöntemlerini uygulamak, başarılı bir sonuç elde etmek için oldukça önemlidir. 

Jilet İzi Tedavisi Sonrası Cildin Bakımı Nasıl Yapılmalıdır?

Jilet İzi Tedavisi sonrası cilt bakımı, izlerin iyileşmesi ve cildin sağlığının korunması açısından kritik bir öneme sahiptir. Uzmanlar, tedavi sonrası cildin nazik bir şekilde temizlenmesini, nemlendirilmesini ve güneşten korunmasını önerir. Güneş kremi kullanmak, cildin UV ışınlarından zarar görmesini engeller ve izlerin koyulaşmasını önler. Ayrıca, tedavi sonrası kullanılan ürünlerin hipoalerjenik ve doğal içerikli olmasına özen göstermek, cildin iyileşme sürecini destekler. 

Türkiye’de Jilet İzi Tedavisi Fiyatı Nedir?

Türkiye’de jilet izi tedavisinin fiyatı, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Öncelikle, tedavi yöntemi büyük bir etken olarak karşımıza çıkar; lazer tedavisi, dermaroller, kimyasal peeling gibi farklı yöntemlerin maliyetleri birbirinden farklıdır. İzlerin derinliği ve genişliği de fiyatı etkileyen önemli bir faktördür; daha derin ve büyük izlerin tedavisi genellikle daha maliyetli olur. İhtiyaç duyulan seans sayısı da maliyeti artırabilecek bir diğer faktördür; bazı durumlarda birden fazla seans gerekebilir. Son olarak, bireylerin sağlık geçmişi ve cilt tipi gibi özellikler de tedavi sürecini ve dolayısıyla fiyatı etkileyen unsurlar arasında yer almaktadır. 

Sıkça Sorulan Sorular

Jilet İzi Tedavisi Sonrası Izlerin Tekrar Oluşma Riski Var Mı?

Jilet İzi Tedavisi Sonrası İzler Tamamen Kaybolur Mu?

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.

Liposuction Nedir? Nasıl Uygulanır?

Liposuction Nedir?

Liposuction, vücutta istenmeyen yağ birikimlerinin cerrahi bir yöntemle azaltılmasını sağlayan bir estetik işlemidir. Genellikle karın, kalça, uyluk, kollar ve çene gibi bölgelerde uygulanan bu işlem, bölgesel yağlanmayı hedef alır. Liposuction, diyet ve egzersizle verilemeyen yağların giderilmesinde etkili bir yöntem olarak bilinir ve vücut şekillendirme amacıyla kullanılmaktadır.

Liposuction Yaptırmadan Önce Hangi Testler Yapılmalıdır?

Liposuction işleminden önce, doktorunuz genel sağlık durumunuzu değerlendirmek için bir dizi test isteyebilir. Bu testler genellikle kan testleri, kalp sağlığı değerlendirmesi ve genel anestezi için uygun olup olmadığınızı belirlemeye yönelik testleri içerir. Ayrıca, mevcut sağlık durumlarınız ve kullandığınız ilaçlar hakkında doktorunuza bilgi vermeniz gereklidir.

Liposuction Kimler İçin Uygundur?

Liposuction için uygun adaylar için gerekli koşulları şöyle sıralayabiliriz;

• Genel Sağlık Durumu İyi Olanlar: Liposuction, genel sağlık durumu iyi olan ve cerrahi müdahaleye uygun olan bireyler için önerilir. Kronik hastalığı veya ciddi sağlık sorunları olan kişilere önerilmez.
• İdeal Kilosuna Yakın Olanlar: Bu işlem, ideal kilonun yaklaşık %10-15 altında olan kişiler için en uygun olanıdır. Kilo vermek için bir yöntem değil, vücut hatlarını düzeltmek amacıyla kullanılır.
• İnatçı Yağ Birikimleri Olanlar: Liposuction, diyet ve egzersizle kaybedilmeyen inatçı yağ birikimlerinden kurtulmak isteyenler için idealdir. Özellikle karın, kalça, basen ve uyluk bölgelerindeki yağlar için etkilidir.
• Cilt Elastikiyeti İyi Olanlar: İyi cilt elastikiyetine sahip bireyler, liposuction sonrası daha iyi sonuçlar alabilirler. Cilt, yağ alındıktan sonra daha iyi bir görünüm elde etme potansiyeline sahip olmalıdır.
• Sertifikalı Cerrahlar Tarafından Değerlendirilmiş Olanlar: Liposuction adayları, prosedürü gerçekleştirecek olan cerrah tarafından detaylı bir değerlendirmeye tabi tutulmalı ve işlem hakkında bilgilendirilmelidir.
• Psikolojik Olarak Hazır Olanlar: Liposuction işlemi için başvuran kişilerin, bu tür bir müdahaleye psikolojik olarak hazır olmaları ve gerçekçi beklentilere sahip olmaları önemlidir.

Bu kriterler, liposuction işleminin en iyi sonuçları verebilmesi için dikkate alınması gereken önemli unsurlardır.

Liposuction İşlemi Nasıl Gerçekleştirilir?

Liposuction işlemi, genellikle lokal veya genel anestezi altında gerçekleştirilir. Cerrah, hedef bölgedeki yağların alınabilmesi için küçük kesikler açar. Daha sonra, bu kesiklerden özel kanüller (ince tüpler) ile yağ dokusu emilir. İşlem sırasında, yağ hücreleri vakum yardımıyla vücut dışına alınır. Modern teknikler sayesinde, minimal invaziv yöntemler kullanılarak daha az iz ve daha hızlı iyileşme süreci sağlanır.

Liposuction Diğer Yağ Alma Yöntemlerine Göre Hangi Avantajlara Sahiptir?

Liposuction, diğer yağ alma yöntemlerine göre daha hızlı sonuç verir ve özellikle daha büyük alanlardan yağ alımı konusunda etkilidir. Ayrıca:

• Hedeflenmiş Yağ Alımı: Liposuction, vücudun belirli bölgelerindeki inatçı yağları hedef alarak bu alanları doğrudan şekillendirme imkanı sunar.
• Hızlı ve Görünür Sonuçlar: Liposuction, işlem sonrası birkaç hafta içinde gözle görülür sonuçlar sunar. Diğer yağ alma yöntemleri genellikle daha uzun sürede sonuç verir.
• Gelişmiş Vücut Hatları: Liposuction, vücut şekillendirme konusunda daha belirgin ve kesin sonuçlar sağlar, bu da estetik olarak daha dengeli ve güzel bir görünüm oluşturur.
• Esnek Uygulama Alanları: Karın, kalça, uyluk, kollar gibi pek çok farklı bölgeye uygulanabilir ve bu bölgelerde daha etkili sonuçlar alınabilir.

Liposuction İşlemi Ne Kadar Uzun Sürer?

Liposuction işleminin süresi, uygulanan bölgeye ve alınacak yağ miktarına bağlı olarak değişiklik gösterir. Genellikle, işlem 1 ila 4 saat arasında sürer. Daha kapsamlı bir liposuction işlemi gerektiren durumlarda süre biraz daha uzun olabilir. İşlem öncesinde doktor, tahmini süre hakkında daha net bilgi verebilir.

Liposuction Sonrası İyileşme Süreci Nasıldır?

Liposuction sonrası iyileşme süreci, hastadan hastaya değişiklik gösterir. Çoğu kişi, işlemden sonra birkaç gün içinde günlük aktivitelerine dönebilir. Ancak, şişlik, morarma ve rahatsızlık hissi gibi belirtiler birkaç hafta sürebilir. Doktorlar, iyileşme sürecini hızlandırmak için belirli önerilerde bulunabilir ve takip randevuları ayarlayabilir. Düzenli kontroller ve önerilere uyum, başarılı bir iyileşme için büyük önem taşır.

Liposuction Sonrası Diyet ve Egzersiz Önerileri Nelerdir?

Liposuction sonrası, iyileşme sürecinin en iyi şekilde geçmesi ve istenilen sonuçların kalıcı olması için dikkat edilmesi gereken bazı diyet ve egzersiz önerileri bulunmaktadır. Öncelikle, işlemden sonraki birkaç gün boyunca, vücudun iyileşmesine yardımcı olmak için dengeli bir diyet uygulanması önemlidir. Bol miktarda taze meyve, sebze, tam tahıllar ve sağlıklı yağlar içeren bir beslenme planı tercih edilmelidir. Yeterli protein alımı da kas kaybını önlemek için gereklidir. Ayrıca, su tüketimi artırılmalı, tuzlu ve işlenmiş gıdalardan kaçınılmalıdır, çünkü bu tür yiyecekler şişkinliğe yol açabilir. Egzersiz açısından, liposuction sonrası dinlenmek ve iyileşmek kritik öneme sahiptir. İlk birkaç hafta içinde hafif yürüyüşler yapmak, kan akışını artırarak iyileşmeyi desteklerken, daha sonra doktorun önerileri doğrultusunda güçlendirme ve kardiyo egzersizlerine geçmek mümkündür. Ancak yoğun aktivitelerden kaçınılmalı ve vücudun tepkileri dikkate alınmalıdır.

Türkiye’de Liposuction Fiyatları Nedir?

Türkiye’de liposuction fiyatları, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Öncelikle, cerrahın deneyimi, klinik ya da hastanenin prestiji, kullanılan teknikler ve ekipmanlar fiyatları etkileyen önemli unsurlardır. Ayrıca, işlem sırasında alınacak yağ miktarı, işlem yapılacak alanın büyüklüğü ve aynı anda gerçekleştirilecek başka işlemler de maliyeti etkileyebilir. İyileşme süreci ve sağlanan hizmetlerin kalitesi de fiyatlandırmada rol oynar. Genel olarak, Türkiye, estetik cerrahi alanında uygun fiyatlar sunması nedeniyle birçok kişi tarafından tercih edilmektedir. Bu nedenle, potansiyel hastaların fiyatlar hakkında net bilgi almak için uzmanlarla görüşmeleri önerilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Liposuction Sonrası Kalıcı Sonuçlar Elde Edebilir Miyim?

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.

Saç Dökülmesini Önlemek İçin Ne Yapmalı?

Saç Dökülmesini Önlemek İçin Ne Yapmalı?

Saç dökülmesini önlemek için ne yapmalı? Sorusu hem kadınların hem de erkeklerin en sık yaşadığı problemlerden olan saç dökülmesi problemi için cevap aradıkları sorulardan biridir. Saç dökülmesi; halk arasında en yanlış bilgileri içeren sorunlar arasında oldukça öne çıkmaktadır. Çevreden duyulan tavsiyeler ve bilinçsiz bir şekilde yapılan araştırmalar sonucunda yapılan uygulamalar, mevcut problemi daha içinden çıkılmaz bir duruma getirebilmektedir. Saç dökülmesi söz konusu olduğunda doğal yöntemler, ilk başvurulan seçenektir. Saç dökülmesini önlemek için hemen her yerde karşılaşılan:

• Yumurta
• Sarımsak
• Elma sirkesi
• Çeşitli bitkiler
• Bitki yağları gibi birçok reçete bulunmaktadır.

Herhangi bir alerji olup olmadığını bilmeden ya da fazla miktarlarda sık yapılan doğal yöntemler de kötü sonuçlanabilir. Bunun dışında, doğal yöntemlerin kalıcı bir etkisi bulunmamaktadır. Saç dökülmesini önlemek için; saçları çok fazla sıklıkta yıkamamak gerekir. Saçları kurutarak saçın kendini toparlamasına engel olan bu alışkanlık, dökülmeyi hızlandırabilir. Bunun dışında beslenme de çok önemlidir. Sağlığa zararlı beslenme tarzı, diğer sağlık problemlerine yol açabileceği gibi saç sağlığı için de olumsuz etkilere sahiptir.

Saç Dökülmesi Hangi Sebeplere Bağlıdır?

Saç dökülmesi, ancak altında yatan sebepler belirlendikten sonra çözüme kavuşabilecek bir problemdir. Bu nedenle dökülme sorunu ile karşılaşıldığında, doğru adımları bilmek, sorunun çözümü ve sağlık açısından oldukça önemlidir. Saç dökülmesinin birçok sebebi vardır. Bunlar arasında en fazla görülen sebepleri şu şekilde sıralayabiliriz:

• Yetersiz beslenme
• Yoğun stres
• Kemoterapi
• Gebelik
• Menopoz
• Genetik yatkınlık
• Bazı hastalıklar

Sıralanan sebepler dışında, saçları çok yıpratan özellikle yüksek ısı gerektiren saç işlemleri de saç yapısının bozulması ve dökülme gibi problemlere sebebiyet vermektedir.

Saç Dökülmesi İçin En Kalıcı Çözüm Nedir?

Saç dökülmesini önlemek için ne yapmalı? Sorusunun en doğru cevabı, bir doktor tarafından verilmelidir. Aksi halde, yanlış bilgiler ile sonuç almak mümkün değildir. Saç dökülmesinin geri dönüşü sadece saç ekimi ile yapılmaktadır. Saç ekimi işlemi, hastanın kendi saçlarının alınarak, dökülen bölgelere transfer edilmesi şeklinde gerçekleşir. Hem kellik sorunları hem de seyrek kısımları yoğunlaştırmak adına kullanılabilen saç ekimi işlemi, hastanın süreç boyunda göstereceği özen ile doğru orantılı olarak hayat boyu kalıcılık sunmaktadır. Doktor, dökülmenin altında yatan sebepleri belirledikten sonra kişiye özel bir programlama yaparak saç ekimi sürecini başlatmaktadır. Cerrahi operasyon olarak belirtilen ve kesi ihtiyacı bulunmayan yeni yöntemler ile zenginleştirilen saç ekimi uygulaması, bu anlamda daha kolay ve rahat bir iyileşme süreci sunmaktadır. Planlamayı adım adım götüren doktor, sürecin başından sonuna sizi bilgilendirecek ve özen gösterilmesi gereken noktalara dair talimatları verecektir. Doktor kontrolünde ve bir ameliyathanede yapıldığı sürece güvenli olan saç ekimi işlemi, başarılı sonuçlar elde etmesi sayesinde gün geçtikçe yaygınlaşmaktadır.

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.

Saç Dökülmesinin Tedavisi Var Mı?

Saç Dökülmesinin Tedavisi

Saç dökülmesinin tedavisi var mı şeklindeki soruya, saç dökülmesi tedavi edilebilir bir hastalıktır şeklinde yanıt verilebilmektedir. Eğer normal dökülmenin ötesine geçmiş bir saç dökülmesi durumu ile karşı karşıyaysanız vakit kaybetmeden doktora gitmeniz gerekmektedir. Doktorunuz, gerekli tetkiklerden sonra saç dökülmesinin neden gerçekleştiğini bulacak ve ona göre bir tedavi uygulayacaktır. Sadece genetik kaynaklı dökülmeler engellenememektedir. Ancak bu durumda bile saç dökülmesi, bazı yöntemlerle yavaşlatılabilmektedir. Diğer nedenlerde o neden ortadan kaldırıldığında saç dökülmesi de son bulmaktadır. Örneğin hormonal dengesizliklerden kaynaklı bir saç dökülmesi yaşıyorsanız, hormon dengenizi sağlayacak tedavinin sonunda saç dökülmesi sorunundan da kurtulmuş olacaksınız. Bu nedenle ilgili tedavi yöntemlerinin doktor tarafından belirlenerek uygulanması gerekmektedir. Bütün bu unsurlar sağlandığı takdirde ve sizin de çabalarınızla saç dökülmesi son bulacaktır.

Saç Dökülmesi Nasıl Tedavi Edilir?

Saç dökülmesinin sebeplerini iki başlıkta toplayabiliriz. Genetik faktörler ya da genetik olmayan faktörlere göre saç dökülmesi gerçekleşmektedir. Dolayısıyla tedavi yöntemlerinde de bu iki başlık esas alınmaktadır. Saç dökülmesinin tedavisi var mı sorusundan önce, genetik olup olmadığı belirlenmelidir. Eğer genetikse bir tedavi mümkün değildir ancak saç dökülmesinin şiddeti ve hızı azaltılabilmektedir. Buna göre;

• Genetik saç dökülmelerinde kelleşme meydana gelip dökülme durduysa, kesin kalıcı çözüm saç ekimi olmaktadır. Saç ekimi, genel olarak tam da bu durumlar için teknik olarak geliştirilmiştir. Saç ekiminden sonra tekrar dökülme meydana gelmez çünkü donör bölge, saçın dökülmediği ya da zor döküldüğü alandan seçilmektedir.
• Genetik olmayan dökülmelerde ise saç dökülmesi hangi sebebe dayanıyorsa ona göre bir tedavi yöntemi benimsenmektedir. Örneğin vitamin eksikliğinden kaynaklı bir dökülme yaşıyorsanız ve bu doktor tarafından tespit edilmişse, vitamin takviyesi ile normal düzeye dönen vitamin seviyeleriyle birlikte saç dökülmesi de sonlanacaktır.

Saç Dökülmesi Kesin Çözüm Nedir?

Saç dökülmesinde tedavi olarak kesin çözüm üretilebilmektedir. Ancak genetik faktörlerde saç dökülmesine engel olunamamaktadır. Dolayısıyla zamanı geldiğinde seyrek saç ya da kelleşme meydana gelecektir. Bu durumda kesin çözüm saç ekimiyle birlikte gelmektedir. Tam kelleşme meydana geldiğinde bu görüntünün asgari olarak yok olması için 3000 greft saç ekimi gereklidir. Bunun haricinde daha sık görünümler için greft sayısı arttırılabilmektedir. Greft sayısını doktorunuzla birlikte doğru miktarda belirlemenizde fayda vardır. Öte yandan saç ekiminin de belli başlı teknikleri olduğundan dolayı hangi tekniğin sizin için doğru olduğuna doktorunuzla birlikte karar vermeniz gerekmektedir. Bu noktada teknik araştırmanızın önemi çok büyük düzeylerdedir. Bununla birlikte saç ekimi fiyatları olarak araştırma yapmanız da önemlidir. Greft sayısına göre belirlenen fiyatlar, her klinikte farklı olmaktadır. Klinik araştırmasıyla beraber süreci daha bilinçli bir şekilde tercih yönünden atlatabilirsiniz. Bu gibi unsurlarla daha sağlıklı bir saç ekimi tedavisi olabilir, kendinize faydalar sağlayabilirsiniz.

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.

Saç Ekiminde Greft Nasıl Alınır?

Saç Ekiminde Gref Nasıl Yapılır?

Saçlı kök hücreleri anlamına gelen greftlerin alımı, saç ekimi işleminde oldukça önemli bir işlemdir. Greft nasıl alınır sorusunu da beraberinde getiren söz konusu işlem, alanında uzman bir ekip tarafından hastane ortamında profesyonel uygulama gerektirmektedir. İlk adım olarak saç ekim işlemine karar verilmesini sağlayan aşamalar şunlardır;

• Muayene ile birlikte saç analizi
• Kişinin durumuna uygun olarak görülen testlerin yapılması
• Yüz şekline ve diğer unsurlara göre saç şekline karar verilip, ön hat çizilerek saç ekim alanının belirlenmesi

Sözü edilen ön muayene ve karar aşaması sonrasında, sınırlı uyuşturma yardımı ile işlemin ilk adımı başlar. Donör bölge şeklinde adlandırılan ense bölgesinden greftler alınarak, özel olan bir sıvı içerisinde bekletilir. Daha sonra kanal açma işlemi yapılarak, solüsyonda bekleyen greftler, açılan kanallara yerleştirilir. Bu şekilde, saç ekimi işlemi gerçekleşmiş olmaktadır. Ameliyathane ortamında, steril şartlarda gerçekleştirilen saç ekim işlemi, genel olarak 6-8 saat arası sürmektedir.

Fue Yöntemi Başarılı Sonuçlar Verir Mi?

FUE yöntemi, yaklaşık 20 yıldır güvenle kullanılan ve dünyada fazlası ile kabul görmüş bir yöntem olarak öne çıkmaktadır. Son dönemde gelişen DHI ve Safir tekniklerinden, kafa derisinin yapısı, saçlı derideki açıklık derecesi gibi bazı unsurlar, muayene sonucunda değerlendirildikten sonra en uygun tekniği uzman belirleyecektir. İşlemin başarılı olması için uzmanın teknik ve diğer adımlar ile alakalı kararlarına uymak çok önemlidir. Greft nasıl alınır, saç ekimi işlemi nasıl yapılır, süreç boyunca nelere dikkat edilmeli gibi soru işaretlerini en doğru şekilde giderecek kişi, işlem için başvurulan uzmandır. Bu nedenle uzman görüşlerine ve talimatlarına güvenerek adım atmak, büyük önem taşımaktadır. FUE yöntemi, en etkili ve en başarılı yöntem olarak %97 gibi bir başarı oranına sahiptir. Ancak, uzman bu süreçte FUE yöntemi içindeki farklı bir teknik planı üzerinden gidiyor ise başarılı sonuçlar almak için talep edilen teknik konusunda ısrarcı olunmaması gerekmektedir. Aksi halde, sürecin başarısı sekteye uğrayabilmektedir.

Saç Ekimi Sürecinde Özen Gösterilmesi Gerekenler

Saç ekimi sürecinde özen gösterilmesi, ihmal edilmemesi gereken bazı unsurlar vardır. Özellikle işlem sonrası için gerekli talimatlara uymak, konforlu bir süreç geçirmek için fazlası ile fayda sağlayacaktır. İşlemden sonra, iki haftalık bir süreç içerisinde direkt yağmurdan korunmak şarttır. İlk bir aylık süreçte ise ağır sporlardan kaçınmak gerekir. İşlem yaz aylarında yapıldıysa 2-3 ay süreyle direk güneşe maruz kalınmamalıdır. Saçlar, bir yıl gibi bir süre boyunca çıkmaya devam eder. Bu nedenle sabır göstermek ve talimatlara harfiyen uymak, sürecin başarısına katkı sağlar. Herhangi bir komplikasyon riskinin ortaya çıkmaması ve hedeflenen sonuca ulaşılması için güvenilir bir uzman ve steril şartlara sahip ortam, tüm bu sürecin en başında ve en önemli unsurlardır. Bu adımlar doğru atıldığı takdirde; düşen yaşam kalitesi artarak çok daha mutlu ve özgüvenli sürecin oluşmaması için hiçbir engel yoktur.

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.

Saç Dökülmesi İçin Hangi Vitamin Alınmalı?

Saç Dökülmesi İçin Hangi Vitamin Alınmalı?

Saç dökülmesi için hangi vitamin alınmalı şeklindeki soruya yanıt verilmeden önce saç dökülmenizin hangi vitamin eksikliğinden kaynaklandığı bilmeniz gerekmektedir. Bunu en iyi şekilde doktorunuz, tahliller sonucunda bulacaktır. Saç dökülmeleri, A, B12, C, D vitaminlerinin yanı sıra demir eksikliğinden de kaynaklanabilmektedir. Detaylı tetkiklerden sonra belirlenecek tedavi yöntemine göre ek vitamin takviyesi alabilirsiniz. Bu nedenle ilgili süreçte doktorunuzun dediklerinin dışına çıkmamaya, kendinize göre hareket etmemeye özen göstermeniz gerekmektedir. Tedavi, ancak bu şekilde yanıt verici bir nitelikte olacaktır. Bunun haricinde ilgili tedavi süreci boyunca saçlarınızın bakımını iyi bir şekilde yapmalı, gerektiğinde doktorunuzdan ek tavsiyeler istemelisiniz. Eğer kelleşme meydana gelmişse saç ekimi şart olacaktır. Saç ekiminden önce ve saç ekiminden sonra neler yapabileceğinizi, yine doktorunuzdan öğrenebilirsiniz. Bu sayede çok daha geniş bir şekilde tedavinin kapsamı çeşitlendirilebilmektedir.

Saç Dökülmesi Hangi Vitamin Eksikliğinden Kaynaklanabilir?

Saç dökülmesi için hangi vitamin alınmalı sorusunun altında aslında saç dökülmesi hangi vitamin eksikliğinden kaynaklanır sorusu yatmaktadır. Saç dökülmesi vakaları incelendiğinde hastalarda A, B12, C, D vitaminlerinin yanı sıra demir eksikliği durumlarından en az birisi görülmektedir. Vitamin eksikliğinden kaynaklanan saç dökülmesi, bu vitaminlerin ek olarak takviye şeklinde alınmasıyla son bulmaktadır. Diğer saç dökülmesi nedenleri ise şu şekildedir;

• Saç dökülmeleri cilt hastalıklarından kaynaklanabilir.
• Saç dökülmeleri hormonal dengesizliklerden kaynaklanabilir.
• Stres gibi faktörler saç dökülmeleri üzerinde etkilidir.
• Saç dökülmesi, saç spreyi, briyantin, jöle vb. kimyasalların aşırı kullanımından da kaynaklı olabilmektedir.
• Saç dökülmesi bunların haricinde genetik faktörlere de dayanabilir. Bu durumda saç ekimi kesin tedavi yöntemi şeklinde gerçekleşmektedir.

Saç Dökülmesinde Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Saç dökülmesi tedavi edilirken, altında yatan sebepler iyi bir şekilde araştırılmalıdır. Tam teşekküllü bir hastaneye giderek dermatoloji alanındaki doktorunuzdan randevu alabilir, ilgili tetkik işlemlerinin yapılmasını isteyebilirsiniz. Saç dökülmesinin sebebi bulunduktan sonra buna göre tedavi şekli benimsenecektir. Esasında genetik olmayan faktörler etkiliyken, saç dökülmesinin altında yatan sebep ortadan kaldırıldığında, saç dökülmesi de durmaktadır. Ancak kaybedilen saçlar, çeşitli tedavi yöntemleriyle yeniden kazanılabilmektedir. Bu durumda genetik olan faktörlere de değinmekte yarar bulunmaktadır. Örneğin ailenizde, yakın derece akraba konumunda olan kişilerde saç dökülmesi sonucu kelleşme mevcutsa, sizin saç dökülmeniz genetik olabilmektedir. Özellikle yapılan araştırmalara göre bu durum anne tarafından yani anne geninden alınmaktadır. Siz de anne tarafı akrabalarınıza yönelebilir, onları gözlemleyebilirsiniz. Bunun haricinde en etkili sonucu doktorunuz verecektir. Yani saç dökülmesinin genetik olup olmadığına doktorunuz karar verebilir. Bu gibi durumlarda erken teşhis ve doktor kontrolü çok önemlidir. Vakit kaybetmeden doktorunuzla iletişime geçerek tedavi sürecinin bir an önce başlamasını sağlamanız gerekmektedir. Bitkisel tedavi adı altında doktor kontrolü olmadan kendi başınıza hiçbir tedavi yöntemini benimseyerek uygulamayınız. Bu durum saçlarınız açısından çeşitli riskleri içerisinde barındırabilmektedir.

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.

Erkeklerde Saç Dökülmesi Ne Zaman Durur?

Erkeklerde Saç Dökülmesi

Erkeklerin birçoğu saç dökülmesi problemi ile karşı karşıya kalmaktadır. Özellikle erkek tipi dökülme denen bu durum, belli bir yaşa kadar sürmektedir. Bu durumla karşı karşıya kalan kişiler de erkeklerde saç dökülmesi ne zaman durur gibi bir sorunun yanıtını merak etmektedir. Eğer saç dökülmesinin altında kronik bir neden bulunmuyorsa saç dökülmesi 40’lı yaşlarda yavaşlayarak durma noktasına gelmektedir. Bu nedenle saç dökülmesi 40’lı yaşlara kadar sürer desek yanlış olmaz. Saç dökülmesi, kellik probleminin birinci sebebidir. Dökülme, genetik faktörlere dayanabileceği gibi genetik olmayan faktörlerin etkisiyle de gerçekleşebilmektedir. Dolayısıyla kişiler bu faktörleri bilmeli ve buna göre hareket etmelidir. Saç ekimi de dökülmenin gerçekleştiği durumlarda yapılmaktadır. Yine de bir doktora görünerek doktorunuzun tavsiyesiyle saç ekimi yaptırmanızın önemi yüksek düzeylerdedir. Saç ekiminin birçok faydası bulunmakla beraber riskleri de bulunmaktadır. Ancak bu riskler, doktorunuzun tavsiyelerine uyarak ve dikkatli bir şekilde davranarak en az düzeylere indirilebilmektedir. Riskler, doktorunuzun profesyonelliği ile de düşürülebilmektedir.

Erkeklerde Saç Dökülmesi Neden Olur?

Erkeklerde saç dökülmesinin bazı sebepleri bulunmaktadır. Bu sebepler şu şekilde sıralanabilmektedir.

• Genetik faktörlerden kaynaklı olarak saçlar dökülebilmektedir.
• Saç spreyi, jöle vb. ürünleri sıklıkla kullanıyorsanız, saçlarınızı bu ürünler de dökebilmektedir. Bu ürünleri kullanmayı durdurmanız halinde, saç dökülmesi de duracaktır.
• Hormonal dengesizlikleriniz varsa, bu durumda da saçlarınız dökülebilecektir. Bu nedenle hormonal tedavi sonucunda saç dökülmesi durabilir.
• Vitamin eksikliğinden kaynaklı olarak da saçlar dökülebilmektedir.
• Bazı cilt hastalıkları, saç dökülmesine sebebiyet verebilir. Bu cilt hastalıklarının tedavisi ile saç dökülmesi de sonuçlanacaktır.

Görüldüğü üzere ilgili saç dökülmesine sebep olan durumlardan bazıları bunlardır. Bu unsurlar tedavi edildiği takdirde erkeklerde saç dökülmesi ne zaman durur sorusuna da yanıt verilmiş olmaktadır. Ancak genetik faktörlerin etkili olduğu durumda saç dökülmesi durdurulamaz. Sadece yavaşlatılabilir. Bu da kellik sorununu daha geç bir zamana ertelemek anlamına gelecektir.

Saç Dökülmesi Tedavisi

Saç dökülmesi tedavisi, genetik faktörler etkiliyse saç ekimi ile tedavi edilebilmektedir. Yani dökülmenin genetik olduğu durumlarda dökülme engellenemez fakat kellik problemi saç ekimi ile düzeltilebilir. Geri kalan diğer sebeplerde, saç dökülmesine sebep olan unsur ortadan kaldırıldığı takdirde saç dökülmesi de durmaktadır. Dolayısıyla tedavi için gerekli olan unsurlar da gerçekleşmiş olacaktır. Saç dökülmesi tedavisine kalıcı bir çözüm getirmek istiyorsanız, saç ekimi tercih etmelisiniz. Çünkü saç ekimi, eski saçlarınıza kavuşmakla beraber bir daha saçlarınızın dökülmeyeceği durumu sağlamaktadır. Bu da sizlere kalıcı bir şekilde özgüven kazanımı ve güzel görüntü sağlamaktadır. Saç dökülmesi ile ilgili yazılan bu yazımızdan daha fazla bilgi elde etmek istiyorsanız ve bu yönde bir şikâyetiniz varsa, mutlaka doktora giderek profesyonel bir destek almanız gerekir. Bunu sağlamanız halinde saç ekimi konusunda hiçbir risk ile karşı karşıya kalınmayacaktır.

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.

Saç Ekimi Kimlere Yapılabilir?

Saç Ekimi Kimlere Yapılabilir?

Zaman içerisinde yaşa bağlı olmak ile birlikte; stres, zararlı alışkanlıklar ve genetik yatkınlık gibi unsurlar, saç dökülmesine neden olur. Bunun sonucunda dökülme yaşayan bazı kişiler, psikolojik olarak olumsuz yönde etkilenir. Yaşam kalitesi düşerek, sosyal hayattan kopma derecesine gelmek gibi bir durum ile karşılaşılır. Saç dökülmesi problemi meydana geldiğinde başvurulacak en doğru yol; saç ekimi işlemi olarak ifade edilebilir. Bu noktada, saç ekimi kimlere yapılabilir sorusu için, ihtiyaç duyan herkes uzman kontrolünden geçtikten sonra, uygun olan teknik ile ekim işlemi yapılır şeklinde cevap verilebilir.

Saç ekimi işlemi; alanında uzman bir ekip tarafından hastane ortamında yapılmalıdır. Aksi halde, işlem başarılı sonuçlar vermeyebilir. Saç ekimi işlemi yaptıran kişi, uygulamadan sonra kaybettiği özgüveni geri kazanmasının yanında, yaşam kalitesi de yükselmeye başlar. Bir yıl içinde çıkmaya devam eden saçlar, ekim işlemi yaptıracak kişi için mutluluk verici olacaktır. Uzman bir ekip tarafından yapıldığı takdirde %97 gibi bir başarı oranına sahip olan saç ekimi işlemi, sonuçları birkaç ayda gözle görülebilecek bir işlemdir. Saç ekimi işlemi ile ilgili daha detaylı bilgiler, soru işaretleri ancak uzman tarafından giderilmelidir.

Fue Yöntemi Nedir

FUE yöntemi adı ile bilinen yöntem, yaklaşık 20 yıldır uygulanan oldukça güvenli ve başarılı sonuçlar veren bir yöntem olarak ifade edilebilir. İki kulağın arası olan ense bölgesi, FUE yönteminde donör bölge şeklinde adlandırılmaktadır. Söz konusu bölgeden saç kök hücreleri tek tek alınarak, açıklığın ya da seyrekliğin bulunduğu alanlara nakil edilmesi şeklinde gerçekleştirilir. Dünyada oldukça kabul görmüş en etkili yöntem olarak bilinen FUE yöntemi, ameliyatsız işlemler kategorisinde değerlendirilmektedir. Söz konusu yöntem, iz bırakmaması açısından da tercih edilmektedir. Sapphire ve DHI adı verilen teknikler, saç ekim yöntemi olmamak ile birlikte, FUE yöntemi ile birleşen teknikler olarak belirtilmektedir.

Hastane ortamında yapılmasının büyük önem taşıdığı saç ekimi işlemi; kişinin saç yapısı, saçın açıklık derecesi, kafa derisinin yapısı gibi unsurlar göz önünde bulundurularak, uzman tarafından belirlenen tekniğin uygulanmasını gerektirir. Bu şekilde, uygulanan saç ekimi işlemi başarılı olmaktadır. İşlem sonrası uzmanın talimatlarına uymak da sürecin başarısı için büyük önem taşımaktadır.

Saç Ekimi Sonrası Nelere Dikkat Edilmeli?

Saç ekimi işlemi sonrasında özen gösterilmesi gereken bazı noktalar vardır. Bunlar hem işlemin başarısını hem de sağlıklı geçirilmesi gereken süreci etkilemektedir.

• İşlemin uygulanmasından sonra yaklaşık iki hafta kadar bir süre içerisinde yağmura direkt olarak maruz kalmamak gerekir.
• İlk bir ay gibi bir süreç içerisinde ise ağır sporlardan kaçınmak gerekir.
• İşlem yaz mevsiminde gerçekleşmiş ise güneşten korunmak oldukça önemlidir.

  Saç ekimi kimlere yapılabilir ve en güvenilir işlem nedir gibi sorulara cevap olan ilgili yazıda edinilen bilgiler, uzman görüşleri ile desteklenerek adım atılmalıdır.

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.

Kadınlarda Aşırı Saç Dökülmesine Ne İyi Gelir?

Kadınlarda Saç Dökülmesine Ne İyi Gelir?

Kadınların sıklıkla saç dökülmesine maruz kaldığı düşünüldüğünde onlar tarafından kadınlarda aşırı saç dökülmesine ne iyi gelir gibi bir soru da sıklıkla bizlere ulaşabilmektedir. Saç dökülmesine iyi gelen etmenlerin kadın ya da erkek gibi bir ayırt edilmesi söz konusu değildir. Saç dökülmesine iyi gelen etmenler, kadınlar ve erkekler için de geçerlidir. Yine de kadınlara özgü bazı yöntemler bulunmaktadır. Bunları aşağıdaki gibi sıralayabiliriz;

• Saç serumu kullanarak dökülmenin şiddetini azaltabilir ve en nihayetinde sonlandırabilirsiniz. Saçlar için özel olarak üretilen serumlar, ıslak saça düzenli bir şekilde uygulandığı takdirde dökülmenin azaldığı ve sonunda yok olduğu gözlemlenmiştir. Daha gür ve sağlıklı saç yapısı için bu serumları kullanabilirsiniz.
• Şampuan seçimini özenle yapmanız gerekmektedir. Buna göre tamamen organik bitkisel özlü şampuanları tercih edebilirsiniz. Bu konu, yoğun bir araştırma gerektirmektedir. Çünkü organik şampuanın bulunması, her ne kadar zor olsa da imkânsız değildir. Düzenli olarak saçlarınızı bu şampuanlarla yıkamanız halinde saç dökülmesine iyi gelecektir.
• Kremler yardımıyla saç diplerine değdirmeden saç masajı yapmak da saç dökülmesine iyi gelecektir. Dolayısıyla saç kremlerini bu amaç için de kullanabilirsiniz.
• Saç dökülmesi vitamin eksikliğinden kaynaklanıyorsa, doktor kontrolünde vitamin takviyesi alabilirsiniz.

Erkeklerde Saç Dökülmesine Ne İyi Gelir?

Erkeklerde de saç, oldukça önemli bir unsurdur. Saç dökülmesi erkeklerde, kadınlara göre daha yaygın bir şekilde görülmektedir. Dolayısıyla önlenmediği takdirde kellik gibi bir problem ile karşı karşıya kalınabilmektedir. Kadınlarda aşırı saç dökülmesine ne iyi gelir başlığından sonra bunu erkekler için de anlatabiliriz. Erkekler, uygulayabilecekleri birkaç yöntemle saç dökülmesine son verebilmektedir. Buna göre şu unsurlar uygulanabilir;

• Saç dökülmeniz eğer vitamin eksikliğinden kaynaklanıyorsa vitamin takviyesi ile bu duruma son verebilirsiniz.
• Doktor tarafından hormonal dengesizlikler tespit edilmişse ve hormon tedavisi uygulanıyorsa, bu şekilde de saç dökülmesine son verilebilmektedir.
• Kullanmış olduğunuz şampuanın ve saç bakım ürünlerinin son kullanma tarihine dikkat ediniz. Mümkün mertebe bu ürünlerin organik olanlarını tercih ediniz.
• Saç dökülmesini azaltmak ya da yok etmek için bu duruma müdahale amacıyla saç serumu üretilmektedir. Bu saç serumlarını doğru ve düzenli bir şekilde kullanarak bu unsurlara son verebilirsiniz.

Saç Dökülmesi Neden Olur?

Saç dökülmesinin asıl sebebinin iyi anlaşılması gerekmektedir. Bunu en iyi şekilde doktorunuz gerçekleştirecektir. Öte yandan genetik faktörler saç dökülmesinde etkiliyse, tedavi yöntemi olarak tek çözüm saç ekimidir. Genetik olmayan faktörlere göre ise özellikle stres, saç dökülmesinde oldukça etkilidir. Stresten uzak durmanız gerekmektedir. Stresin yanı sıra saç spreyleri vb. kimyasalların kullanımı da saç dökülmesinde etkilidir. Öte yandan hormonal dengesizlikler, vitamin eksiklikleri, cilt hastalıkları, deride meydana gelen problemler de saç dökülmesinde etkili olabilmektedir. Bu durum, en net haliyle doktorunuz tarafından tespit edilebileceği için çok gecikmeden doktorunuza danışmanız gerekmektedir.

İletişime Geç

Detaylı bilgi almak için lütfen aşağıdaki formu doldurarak bizimle iletişime geçin.